
Eski İçişleri Bakanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik hazırlanan iddianameyle ilgili dikkat çekici bir değerlendirmede bulundu. Sosyal medya hesabından açıklama yapan Soylu, iddianamenin “siyaseti sermaye, para gücü ve dış bağlantılarla esir almak isteyen yapılara karşı” önemli bir adım olduğunu savundu.
Soylu, milletin yönetme ve denetleme hakkını sandık aracılığıyla siyasetçiye verdiğini belirterek, dünyanın birçok yerinde sermaye çevrelerinin siyaseti dizayn etme çabaları olduğunu ancak halk egemenliğinin güçlü olduğu ülkelerde “halkın seçtiğiyle yarışmaya cesaret edemeyeceklerini” söyledi.
“Partileri ele geçirme girişimine izin verilmedi”
İstanbul Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamenin, partileri “hile, entrika, yolsuzluk ve suç gelirleriyle” ele geçirmeye çalışan yapılara karşı bir set oluşturduğunu belirten Soylu, bu mekanizmanın fark edilmemesi durumunda Türkiye’nin demokratik düzeninin ciddi tehdit altında kalacağını ifade etti.
Soylu, böyle bir yapının Türkiye’nin siyasi geleceğini değiştirmeye çalışacağını, para gücü ve dış operasyonlarla seçim sistemine müdahale edileceğini iddia etti.
“15 Temmuz’un yarım kalan işini tamamlamaya çalışacaklardı”
Söz konusu yapıların amaçlarının, 15 Temmuz darbe girişiminde elde edemedikleri sonuçları bu kez “para, operasyon, casusluk ve itibarsızlaştırma” gibi yöntemlerle gerçekleştirmek olduğunu ileri süren Soylu, siyaseti hedef alan bu girişimlerin önüne hukuk tarafından güçlü bir set çekildiğini dile getirdi.
“Şaibeli kongre düzeni demokrasiye darbedir”
Partilerde kararın kongrelerde, ülkede ise sandıkla verildiğini vurgulayan Soylu, parayla oy satın alınan şaibeli kongre süreçlerinin demokrasiyi yok edeceğini, bunun da “sermaye vesayeti” oluşturacağını savundu.
Siyasetin paranın gücüne yenilmesi hâlinde toplumla siyaset arasındaki bağın kopacağını söyleyen Soylu, böyle bir düzenin oligarşik bir yapının Türkiye’yi içeriden ve dışarıdan kontrol etmesine yol açacağını belirtti.
“Türk siyaseti kimsenin operasyon sahası değildir”
Soylu açıklamasında, Türk siyasetinin hiçbir odak tarafından “parayla, tehditle, şantajla, casuslukla veya dış bağlantılarla” ele geçirilemeyeceğini vurguladı. Milletin iradesine uzanan her yapının hukuk karşısında hesap vereceğini söyleyen Soylu, bugün siyaset yapan herkesin yaşananlara bu pencereden bakması gerektiğini ifade etti.