Her yıl en fazla can alan kanser için Uzman Dr. Yürekli'den kritik mesaj

BURTOM Konur Cerrahi Tıp Merkezi’nden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Güler Yürekli, Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında yaptığı açıklamada, hastalığın tüm kanser ölümlerinin yüzde 20’sinden sorumlu olduğunu belirterek sigaranın hâlâ en büyük risk olduğunu vurguladı.

Haber Giriş Tarihi: 16.11.2025 22:04
Haber Güncellenme Tarihi: 16.11.2025 22:04

BURTOM Konur Cerrahi Tıp Merkezi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Güler Yürekli, kasım ayının “Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı” olması dolayısıyla yaptığı açıklamada, akciğer kanserinin dünya genelinde hem erkeklerde hem de kadınlarda kansere bağlı ölümlerin en sık görülen nedeni olduğunu vurguladı. Dr. Yürekli, akciğer kanserinin tüm kanser ölümlerinin yaklaşık yüzde 20’sinden sorumlu olduğunu belirterek, “Her yıl meme, kolon ve prostat kanserinden yaşamını yitiren hastaların toplamından daha fazla kişi, akciğer kanseri nedeniyle hayatını kaybediyor. Ancak bu hastalık büyük ölçüde önlenebilir bir kanser türüdür.” dedi.

SİGARA, HÂLÂ EN BÜYÜK RİSK FAKTÖRÜ

Akciğer kanserinin, akciğer dokularında yer alan hücrelerin genetik yapı bozukluğu sonucu kontrolsüz çoğalmasıyla ortaya çıktığını belirten Dr. Yürekli, “Sigara ve tütün ürünleri, akciğer kanserinin en önemli nedenidir. Hastalığın görülme sıklığının yüzde 85’inden fazlası doğrudan tütün kullanımına bağlıdır. Bunun yanında asbest, radon gazı ve bazı kimyasallara uzun süreli maruziyet de riski artırır” diye konuştu.

BELİRTİLER ÇOĞU ZAMAN GEÇ FARK EDİLİYOR

Dr. Yürekli, akciğer kanserinin erken evrelerinde belirti vermeyebileceğini, bu nedenle hastaların çoğunun tanı aldığında ileri evrede olduğunu ifade ederek, “Hastalığın en sık görülen belirtileri; devamlı yoğun öksürük, göğüs, omuz ve sırt ağrısı, kanlı balgam, nefes darlığı, ses kısıklığı, yutma bozukluğu, boyun ve yüzde şişlik, göz kapağında düşme, hışıltılı solunum, tekrarlayan bronşit veya zatürre atakları, açıklanamayan kilo kaybı, hafıza kaybı, kas erimesidir. Bu şikâyetler özellikle sigara öyküsü olan kişilerde ciddiye alınmalı ve vakit kaybetmeden bir göğüs hastalıkları uzmanına başvurulmalıdır” dedi.

TANIDA İLERİ GÖRÜNTÜLEME VE BİYOPSİ YÖNTEMLERİ KULLANILIYOR

Tanı sürecinde hastanın tıbbi öyküsünün yanı sıra akciğer grafisi, bilgisayarlı tomografi ve biyopsi yöntemlerinin kullanıldığını belirten Yürekli, “Gerekli durumlarda PET-BT, MR veya kemik sintigrafisi gibi ileri görüntüleme tekniklerinden de yararlanıyoruz. Bu sayede hem hastalığın tipi hem de vücutta yayılım derecesi belirlenebiliyor” bilgisini paylaştı.

TEDAVİDE KİŞİYE ÖZEL YAKLAŞIM ŞART

Akciğer kanseri tedavisinde tümörün tipi, evresi ve hastanın genel durumu göz önünde bulundurularak cerrahi, kemoterapi ve radyoterapi yöntemlerinden biri ya da birkaçının birlikte uygulandığını söyleyen Uzm. Dr. Yürekli, “Erken evrede tanı konulan hastalarda cerrahi tedaviyle yüz güldürücü sonuçlar almak mümkün. Ancak ileri evredeki hastalarda tedaviyle yaşam süresini ve yaşam kalitesini artırmaya odaklanıyoruz.” dedi.

“SİGARAYI BIRAKMAK, EN GÜÇLÜ KORUNMA YÖNTEMİ”

Akciğer kanserinin büyük oranda önlenebilir bir hastalık olduğunu vurgulayan Dr. Yürekli, sözlerini şöyle tamamladı:

“Sigaraya başlamamak ve içenlerin en kısa sürede bırakması, akciğer kanserinden korunmanın en etkili yoludur. Ayrıca işyerlerinde asbest, radon ve zararlı kimyasallara maruz kalan kişilerin profesyonel koruyucu ekipman kullanması da hayati önem taşır. Unutmayalım, erken tanı hayat kurtarır.”