Tarafsız haber için doğru adrestesiniz. Haber, Haberler, güncel haberler, internet haber,son dakika haberleri, ogaste.com farkıyla takip edin. En son haberlere bizimle ulaşın.
Yasal Uyarı: Sitemizdeki tüm yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden kullanılması kesinlikle yasaktır. -
Copyright© 2006-2024 Tüm hakları saklıdır.
HABER YAZILIMI ve
TURKTICARET.NET projesidir
Özlem Öz
Milleti için yaşayanlar, milleti yaşadıkça yaşarlar
Rengi sönmeye yakın bir kıvılcım iken, bir bakışı ile cihanın gördüğü ateş topu olduysak, Atatürk’ün insanüstü diyebileceğimiz kudreti sayesindedir. Evet…
Peki, O’nun esas büyüklüğü askeri dehası ile devlet adamlığında mıdır?
Hayır…
Atatürk’ün büyüklüğü efsanevi anlatılardaki bir kahraman oluşunda da değildir.
Belki hepimiz gibi etten kemikten bir insandır da diyebiliriz fakat esas büyüklüğü O’nun insani oluşundadır. Kadınlara, çocuklara, yaşlılara, hayvanlara, ağaçlara elinin değdiği, gönlünden geçtiği her şeye duyduğu merhamet sayesindedir ki; milletinin kendisine bu kadar gönül bağı ile bağlandığı başka bir devlet adamı dünyada yoktur.
“Ben de insanım, sizlerden biriyim. Herkes gibi hatalarım, günahlarım var.” derken;
“Çok mutluyum çünkü başardım.” derken, O’nun insanüstülüğü hep insani tarafında olmuştur.
Manevi kızı Sabiha Gökçen’e:
“Gökçen, ben bu toprakları çok seviyorum. Yurdumun topraklarını, dağlarını, taşlarını, göğünü, havasını seviyorum… İnsanlarını seviyorum memleketimin… Köylüsünü, çiftçisini, ırgatını, işçisini balıkçısını, çobanını, sanatçısını askerini, gencini ihtiyarını tüm insanlarını seviyorum memleketimin. Bazı şarkılar bana bu insanlardan bir gün kopacağımı hatırlatıyor. Onlardan uzak düşeceğimi… Bir gün onlarla olamayacağımı… İşte o zaman içime bir ateş düşüyor ve sonradan gözyaşı olarak akıp gidiyor… Unutma ki Mustafa Kemaller de insandır ve onlar da zaman zaman şu ya da bu nedenle ağlamak isterler.” diyor.
Ağlamak nasıl ki insana özgü ise ölüm de bizler içindir. Fakat esas mesele dünya yüzünde yaşarken insanların kalbinde ölmek midir; yoksa öldükten sonra yıllar geçse bile kalplerde capcanlı kalabilmek midir?
Cephelerde savaş kazanmış bir komutanın, “Önemli olan: savaşı değil barışı kazanmak” demesinden; dünyadaki her varlığın iyiliğini istemesinden daha güzel daha insani ne olabilir.
Atatürk’ü anma günü çok çok önemli olsa da esas mesele anmakla birlikte Atatürk’ü anlamış olmaktadır.
Atatürk’ü özlemle anarken; sevgiyle anlıyor, anladıkça daha çok seviyorum.