Tarafsız haber için doğru adrestesiniz. Haber, Haberler, güncel haberler, internet haber,son dakika haberleri, ogaste.com farkıyla takip edin. En son haberlere bizimle ulaşın.
Yasal Uyarı: Sitemizdeki tüm yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden kullanılması kesinlikle yasaktır. -
Copyright© 2006-2024 Tüm hakları saklıdır.
HABER YAZILIMI ve
TURKTICARET.NET projesidir
Özlem Öz
Teknolojiye karşı tek kozumuz
29 Ekim’de de, 10 Kasım’da da sosyal medyada adeta görsel şölen yaşadık. Yapay zekâ sayesinde bakmaya, paylaşmaya doyamadığımız çalışmalar yapıldı.
Geçtiğimiz ay gerçek insan etkileşimlerini taklit eden yapay zekâ kasiyer, Moskova metrosunda bilet satışı yapmaya başladı.
Elon Musk, Optimus adını verdiği evdeki gündelik işlere yardım edecek robotları piyasaya tanıttı.
Fakat haberler hep böyle tozpembe gitmiyordu. Madalyonun diğer yüzü de vardı elbet. Yine aynı zaman dilimi içerisinde “ABD’nin Florida Eyaleti’nde, yapay zekâlı sohbet robotu 14 yaşındaki bir genci intihara sürükledi” haberi duyuldu. Bu da, insanlarla yapay zekâ ilişkilerinin ileride nasıl bir yere gideceği ve nasıl evrileceği sorusunu beraberinde getirdi.
“Yapay zekâ neden bağımlılık yapıyor?” sorusuna en çok verilen cevap ise, yapay zekânın 7/24 ulaşılabilir nitelikte olması halde yapay zekâ bağımlısı bir genç, istediği zaman ebeveynlerine veya arkadaşlarına ulaşamıyor mu? Bu yüzden mi yapay zekâyı tercih ediyor? İhtiyacı olan zamanda çocuklarımızın yanında olamıyor muyuz?
Belki tam da onun bize ihtiyacı olduğu sırada, biz de kafamızı ekrandan kaldıramıyoruzdur. Çocuklarımız veya dostlarımızla aramıza koyduğumuz bu mesafenin arasına kimlerin girmesine müsaade ettiğimiz ise kocaman bir soru işareti.
Çağın gelişmeleri şöyle bire yana dursun. Tam da öğrencilerin kasım ara talinde iken bir düşünelim: Hangi yapay zekâ bir annenin şefkatini, babanın güvenini, bir dostun sıcaklığını verebilir ki?
Tüm gelişmeler karşısında tüm robotlara karşı elimizdeki tek koz:
İçten bir gülümseme ile samimiyetimiz.